GM Center Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Meral ile QM Awards’ı ve ekim ayında gerçekleşecek olan Antalya Turizm Fuarı’nı konuştuk. Meral, Hotel Restaurant Haber’in sorularını yanıtladı.
- Bu yıl QM Awards ödül töreninin 14’üncüsü gerçekleşti. QM Awards’ın yaratmaya çalıştığı farkındalık ve turizm sektörüne verdiği mesajı anlatır mısınız? Bu yıl izlenimleriniz neler oldu?
QM gala gecesi her yıl olduğu gibi bu yıl da geniş bir katılımla gerçekleşti. Turizm profesyonelleri, yatırımcılar, turizm paydaşları, sivil toplum kuruluşları başkanları ve üyeleri Türkiye’nin her yerinden gecemize iştirak ettiler. Bu güzel akşamı birbirini alkışlayarak, teşekkür ederek, takdir ederek birlikte paylaşarak geçirme fırsatı buldular. Bizim için en önemli konu Türkiye turizm sektörünün gelişimine eşlik etmek ve Türkiye için üretebilmek. Yıllardır QM Awards’ın sektör tarafından benimsenmesi, bu üretimin, gelişimin ve birlikteliğin en güçlü göstergelerinden biridir. Bizim de bu birlikteliği gördükçe her seferinde mutluluğumuz artıyor çünkü bu sayede QM Awards her seferinde hayal ettiğimiz vizyonuna ve global hedefine bir adım daha yaklaşıyor.
QM Awards gala gecesi, turizm sektörünü kalite hedefinde buluşturan ve yönetim kalitesini ön plana çıkarmaya çalışan bir ödül töreni. ‘Kalite Yönetim Ödülleri’ dememizin sebebi bu; QM Awards, yönetimsel kalitenin altını çizen ve gelişmesi gerektiğini işaret eden tek organizasyon.
“SEKTÖRÜN HAK ETTİĞİ SAYGINLIĞI GÖRMEDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM”
- QM Awards’ın sektördeki yenilikçi yaklaşımları teşvik ettiğini düşünüyor musunuz?
QM Awards’ın cesaret ve ilham vermesinin sektör açısından önemli olduğunu düşünüyorum. Turizm sektörünün ne kadar hummalı bir çalışma düzeninde olduğunu hepimiz biliyoruz. Öncesinde de bildiğim ve pandemi sürecinde de gördüğüm üzere sektörün dünyada hak ettiği saygınlığı görmediğini, ülkemizde ve dünyada hak ettiği ve sahip olması gereken güçlü lobilere sahip olmadığını ve yeterince saygı görmediğini düşünüyorum. Bu sektörün çok daha büyük ve hızlı hareket kabiliyetleri olmalı bu etki alanı ve lobi gücü doğal bir mekanizma haline gelmeli, hem dünyada hem Türkiye’de turizm sektörünün önemi ve saygınlığının anlaşılması gerekiyor. QM Awards her yıl, sektörümüzün iyi ve başarılı temsilcilerini ön plana çıkarmak, rol modellerini takdir ve teşvik etmek amacıyla düzenleniyor. Yenilikçi yaklaşımları, kaliteyi ve emeği cesaretlendirmek QM Awards olarak öncelikli hedefimiz.
- QM Awards için önümüzdeki yıllarda yenilikler, değişim düşünüyor musunuz?
Gelişim, her daim gündemimizde ve hatta doğamızda, genlerimizde olan bir konu. Neden ‘doğamızda var’ diyorum? Çünkü biz aslında turizmciyiz, ben bir otelciyim. Bir otel profesyonelinin doğası zaten her gün mevcudu korumaktan ziyade mevcudu geliştirmek üzerine kuruludur. Biz de ürünlerimizi ve markalarımızı geliştirmek üzerine bir bakış açısına sahibiz. Dolayısıyla bu bakış açısı yeniliklere, pozitif yönde değişimlere ve gelişmelere bizi teşvik ediyor.
Sektörümüz gereği her yıl değişken dinamiklerle karşı karşıya kalıyoruz. QM Awards organik olarak bu değişim ve dönüşümü yakalıyor. Çünkü her yıl, yeni kategoriler, yeni talepler, yeni heyecanlarla yola devam ediyoruz. Bu sürdürülebilirliğin en önemli göstergesi. QM Awards tüm sektörü kavradığımız bir organizasyon dolayısıyla yeniliklerin ve değişimin her zaman tam içinde bulunuyor.
“ELEŞTİREREK DEĞİL, ÖDÜLLENDİREREK…”
- Turizm sektöründe kalite yönetiminin önemi hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Bir organizasyonu, şirketi, kurumu, oteli ya da turizmi kaliteyi artırarak yönetmek işin fark yaratan kısmı. ‘Yapabiliyor olmak’ eskiden daha büyük bir problemdi, günümüzde ‘yapabiliyor olmak’ daha kolay ulaşılır bir konu ama satabiliyor olmak, yönetebiliyor olmak daha zorlaşmış durumda ve fark tam da burada oluşuyor. Strateji ve sürdürülebilirlik anlamında doğru politikaları üretmek ve bunun arkasında durmak fark yaratıyor. Dolayısıyla kalite yönetimi bence işin en önemli kısmı. ‘Otel zaten doluyor veya turist zaten geliyor’ yüzeyselliğine teslim olmak çok sığ bir bakış açısı bence. Daha iyi bir yönetim anlayışıyla standart bir yönetim anlayışı arasındaki fark gece ile gündüz arasındaki fark kadar büyük.
Sektör içinde farklı uzmanlıklar ve bunlara hizmet eden farklı paydaşlar var. Bu farklar, riskler ve değişkenler kaliteden sapma payının doğmasına sebep oluyor. Bu sapmanın payı bizi hedefimizden aynı derecede uzaklaştırıyor. Yönetim anlayışı bu noktada büyük bir etki sağlayabiliyor. Amaç, kaliteyi korumak ve sapma payının minimalize edilmesinin altını çizmek. Bunu eleştirerek değil, ödüllendirerek yapıyoruz.
“STRATEJİMİZİ KEYFİYET VE PANİK BELİRLEMEMELİ”
- Turizm sektöründe kaliteyi artırmak için önerileriniz neler?
Öncelikle sürdürülebilir politikalar üretmek, sürdürülebilir bir istihdam politikası tespit etmek ve ondan vazgeçmemek…Stratejimizi keyfiyet ve panik belirlememeli diye düşünüyorum. Sektör, kriz yönetimi adı altında mecbur kaldığımız adımları atıyor. Bu adımlar atılırken biraz daha üzerine düşünülmeli, refleksle hareket ediyoruz. Kaliteyi artırmak bir reflekse, anlık bir karara mahkum olmamalı. Kalite yönetimi, çok daha büyük bir stratejinin parçası olmalı.
Bu büyük strateji; ülke olarak, destinasyon olarak, şehir, belde, mahalle, sokak ve en sonunda o kurum ya da işletme olarak düşünerek olur. Bunun ani değişimlere karşı belirli esneklikler çerçevesinde uzun süreli olması gerekiyor. Uzun süreli sürdürülebilir politikaların çerçevesinin netleştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Toplam kaliteyi herkesin isteğe bağlı olarak değil mecburi olarak hedef alması gerektiğini düşünüyorum. Standart belirlemek bu noktada oldukça önemli, tavan ve tabanı bilmeli, tespit etmeliyiz. Bu Marmaris’teki esnaf için de geçerli, İstanbul Nişantaşı’ndaki otel için de, Van’daki su sporları organizasyonu için de, Çeşme’deki gece kulübü ve istanbul’daki taksi şoförü için de geçerli. Bu bütüncül bir konu, dolayısıyla her bir birey Türk turizmi içerisinde bir rolü olduğunu bilmeli ve bu rolün ne olduğu net bir şekilde tanımlanmalı. Farkındalık gelişir ise eğer Türkiye gibi vatanını, milletini seven insanlardan oluşan bir ülkede herkes turizm gibi milli bir meseleye seve seve daha da bilinçli bir katkı koyacaktır.
- Gelecekte QM Awards için beklentileriniz neler?
QM Awards, önümüzdeki yıllar içerisinde yine çok nitelikli ve üst standartlarda organizasyonlara imza atacak. Bununla ilgili çeşitli fikirlerimiz var, birazcık daha olgunlaşınca sizinle paylaşmak isterim. Beklentim; sektörün tümünü kapsayan, kavrayan, Türkiye’nin en kapsamlı turizm ödülleri olarak Türkiye’nin en kapsamlı ihtisas ödülü olarak yoluna başarıyla devam etmesi olduğu gibi dünyada alanında söz sahibi bir Türk markası olarak gelişmek.
“MUTLUYUZ, HEYECANLIYIZ VE VAR GÜCÜMÜZLE HAZIRLANIYORUZ”
- Yakın bir zamanda gerçekleşecek olan ATF 2024 için beklentileriniz ne yönde?
Antalya Turizm Fuarı’nın gerçek bir hikayesi var. Oluşumu, doğumu, gelişimi gerçek bir öykü… Çünkü 2019 yılında 3-4 bin metrekareyle başladığımız ve çok az insanın inandığı bir projeydi. Bugün altıncısını gerçekleştiriyoruz ki bunun 2 senesi pandemi sürecinde geçti. Biz dünyada belki pandemi sürecinde fuar gerçekleştiren ve bunu başarılı bir şekilde ortaya koyan tek firmayız. 2020, 2021 ve 2022 yıllarında dört tane fuar gerçekleştirdik.
Antalya Turizm Fuarı bu sene 23-24-25 Ekim tarihlerinde gerçekleşecek ve benim beklentilerim her zamankinden daha fazla. Çünkü ATF-24 bu sene 3 gün olarak 35.000 metrekarede gerçekleşecek. Antalya Turizm Fuarı bugün geldiği noktada global bir Türk markası olarak gücüne kavuştu, olgunlaştı ve 30 bin ziyaret beklentisiyle kapılarını açacak. Antalya Turizm Fuarı bu yıl da, Türkiye turizmiyle birlikte bölge turizmi için ve dünya turizm aktörleri için önemli bir fuar olma yolunda hızlı ilerleyişini devam ettirecek. Mutluyuz, heyecanlıyız ve var gücümüzle hazırlanıyoruz.
- ATF 2024’de hangi yenilikler, trendler ve etkinlikler öne çıkacak?
Antalya Turizm Fuarı’nda oturmuş bir formatımız var. Öncelikle alanın büyümesi, firma sayısının, katılımcı stand sayısının artması ve gün sayısının artması en belirgin değişim olacak.
Bine yakın turizm markası bizimle olacak bu sene, geçen sene 680 marka fuarda yer almıştı. Bir diğer önemli değişim de bu sene 3 gün boyunca devam edecek olmamız. Bugüne kadar hep 2 gün gerçekleştirdik, ilk defa 3 gün olarak gerçekleşecek. ATF büyüyerek yoluna devam ediyor. Panel programımıza eklemeler yaptık, değiştirdik. Panel programımızı farklı ihtisas konularına göre ayırıyoruz; ATF-HEALTH, ATF-TECH, ATF-COUNTRIES, ATF-SPORTS ve ATF-MAIN STAGE olmak üzere 5 sahnemiz olacak. 100 üzerinde konuşmacı bizimle bilgilerini, öngörülerini, vizyonlarını paylaşacaklar. Bunun dışında yurt dışından gelecek olan acentelerimizde artış öngörüyoruz. Tabii çok yakında yeni sürprizlerimiz de var.
“TÜRK TURİZMCİNİN BUNU BAŞKA BİR FUARDA BULMASI MÜMKÜN DEĞİL”
- ATF’nin Türkiye turizmine katkıları hakkında neler söyleyebilirsiniz?
ATF, Türkiye için hatta resort turizmi için dünyadaki en verimli turizm fuarı. Resort turizmini pazarlayan, satan tur operatörlerinin neredeyse hepsi ve çoğu pazar fuara kurumsal olarak katılım gösteriyor. Türk turizmcinin bunu dünyanın başka bir yerinde, başka bir fuarda bulması mümkün değil. Dolayısıyla Türkiye’nin, Akdeniz’in ve hatta dünyanın Türk turizm ürünleri için en verimli fuarı Antalya Turizm Fuarı’dır. Resort turizminde büyümek isteyen, satış yapmak isteyen, tanışıklıklarını pekiştirmek isteyen diğer markaların pazarlamaları için ve diğer ülke ürünleri için de bu geçerli. Tabii ki bu hafızalara yerleşiyor. İnsanlar dünyanın diğer fuarlarıyla karşılaştırılıyor. Ben en iyisi olduğumuzu ve bu en iyi kavramını ve tanımını da geliştireceğimizi düşünüyorum. İddialı bir turizm destinasyonunun, iddialı bir turizm markasının, iddialı bir turizm ülkesinin farklı alanlarda farklı turizm markalarına ihtiyacı var. Antalya Turizm Fuarı da turizm sektörümüze yakışan onu pekiştiren, ileriye taşımak üzere konumlanan, geliştirmek üzere koşullanan bir fuar yapısı içerisinde sektöre, profesyonellerine, yatırımcılarına, paydaşlarına, start-uplarına bir ufuk, bir paylaşım, bir birliktelik, bir bilgi paylaşım platformu sunuyor. Bu platform gün geçtikçe gelişerek onlara hizmet etmek üzere kendini geliştiriyor.
